Epey zamandır kaybettiğim o “vow” faktörünü, Serengeti ve Ngorongoro’da yeniden buldum. Kendimi adeta bir belgeselin içindeymiş gibi hissettim ve yaşadım. Göç ve bebekleme zamanına denk gelmek büyük bir şanstı ve her zamanki gibi şanslı bir kadın olduğumu hissettim.
Gezimize Arusha’dan sabah 6’da başladık. Turumuz, tam 2 gece 3 gün sürdü ve sabahları hep 6’da başlayan bu macera, güneş batana kadar devam etti. Bana Arusha’da Martin yardımcı oldu. Beni havaalanından alıp hostele götürdü, şehri gezdirdi ve sabah gelip tur için aldı. Tur rehberimiz ise Big 5 konusunda müthiş bilgilere sahipti, her şeyi en ince ayrıntısına kadar açıkladı. Rehberimizin Instagram hesabı joelemanuelmwendo, takip etmenizi kesinlikle tavsiye ederim.
Geceyi kamp çadırlarında geçirdik. Tur arkadaşlarım arasında dört Güney Koreli ve bir Alman vardı; turun sonunda harika arkadaşlıklar kurduk. Alman arkadaşımız 4 günlük turdaydı ve iki gecesini lüks otelde geçirdi. Benim ödediğim ücret 530 USD idi ve her kuruşuna değdi. Bütçemi biraz zorladım ama değdi! Eğer lüks otel tercih ederseniz, fiyatlar 1200 USD’ye kadar çıkabiliyor. Bernard, 2 gece çadır ve 2 gece lüks otel konaklaması için bu ücreti ödediğini belirtti.
3 gün boyunca Serengeti Milli Parkı ve Ngorongoro Krateri’nde dolaştık. Yeni doğmuş yavru filler, doğanın tüm güzellikleri ve yerel Tanzanya yemekleri… Bunları anlatmak imkânsız, yaşamak lazım! Yanımızda gelen aşçımız muhteşem yerel yemekler hazırladı ve Tanzanya mutfağını bu şekilde deneyimleme şansımız oldu.
Paylaştığım fotoğraflar belki fazla gelebilir, ama hiçbirini silmeye kıyamadım. Kahvenizi alıp tek tek bakın derim, her biri bu eşsiz deneyimi yaşamanız için bir davet niteliğinde. Ben bu turda inanılmaz bir deneyim yaşadım; umarım fotoğraflardan siz de keyif alırsınız. Göç zamanı kesinlikle gitmenizi tavsiye ederim, Nat Geo belgesellerinde gördüğünüz her şeyi birebir yaşamak gibi bir şey! Büyük ekranda izlemek en iyisi olacaktır.
Gezgin Denizkızı, 70 yaşında sırt çantasıyla dünyayı keşfetmeye devam eden tutkulu bir gezgin. 94 ülke ve 7 kıtada farklı kültürleri deneyimleyerek yeni maceralara atılan ve her yolculuğunda hayatı yeniden keşfeden bir dünya vatandaşı. Onun hikayesi, sınır tanımayan bir merakın ve özgürlüğün izinde, herkesin ilham alabileceği bir yaşam serüveni sunuyor.